Yetev Okulları Çocuklar İçin Felsefe Çalıştayı Gerçekleştirdi
AMAÇ; SORAN, İLGİLENEN VE VAR OLAN BİR NESİL YETİŞTİRMEK
Öncü uygulamalarıyla eğitime yön veren YETEV Okulları, değerli bir ilke imza attı. YETEV Okulları, bu farkındalığı yaygınlaştırmak için ‘Felsefe ve Eğitim’ temasına odaklanarak, öğrencilerin yetenek ve becerilerini geliştirmek amacıyla ideoloji eğitimi odaklı bir bakış açısına yatırım yaptı. Yeni Doğu Okulları Çekmeköy Yerleşkemizde Çocuklar İçin İdeoloji Atölyesi (CIF) düzenledi.
Çocuklar İçin İdeoloji Atölyesi, YETEV Mütevelli Heyeti Lideri Necmeddin Bilal Erdoğan ve YETEV Okulları Genel Müdürü Hayati Oktay’ın açılış konuşmalarıyla başladı. İstanbul İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Ömer Avcı da katıldı. Çalıştayın ana konuşmacıları ise İbn Haldun Üniversitesi İdeoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Enis Doko ve P4C Türkiye Kurucusu & Çocuklar ve Topluluklarla İdeoloji Eğitimi Uzmanı Nihan Peker Antepe. Yazar ve eğitmen Eda Albayrak, akademik ve yaratıcı metin yazarı Dr. Mustafa Çakıroğlu, yazar ve P4C eğitim uzmanı Deniz Alter, çocuk kitapları editörü Sezen Şenbabaoğlu, drama bilimcisi Nilgün Tuluk, Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Sosyal Bilgiler Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gül Tuncel ise CIF X konuşmacılarının tam ortasındaydı.
YETEV Mütevelli Heyeti Lideri Necmeddin Bilal Erdoğan, Montessori eğitim yönteminin Türkiye’deki en deneyimli ve köklü uygulayıcıları arasında yer aldıklarını belirterek, “Eğitim bölümünde yapmamız gereken, çocuğun doğasını olduğu gibi savunacak tedbirler almaktır. çocuğu şekillendirmeye çalışmaktansa büyür. Aslında Montessori eğitiminin altında yatan fikir budur. ‘Çocuklar İçin Felsefe’ kursundaki birçok detay, Montessori eğitim yönteminin kurucusu Maria Montessori’nin ortaya koyduğu vizyona dayanmaktadır. Diğer bir deyişle Montessori sistemi, anaokulu çocuklarına farklı beceriler kazandıran pedagojik bir yaklaşımdır. 2015 yılında Yeni Doğu Okulları’nı kurduğumuzda en değerli projemiz Program ve Yayın Geliştirme Birimi’nin (PROGEL) geliştirilmesiydi. Bu birim, okullarımızda kullandığımız eğitim materyallerini, dünyadaki örnekleri inceleyerek geliştirmiştir. “Çocuklar İçin Felsefe” yaklaşımı bu çerçevede yapılmış en özgün eserlerden biridir.
“Çocukların doğasındaki zenginliği ve cevheri korumayı hedefliyoruz”
Asıl sorunun ideoloji olmadığını, çocuğun düşünmesi, sorgulaması, daha iyi anlaması ve kendini en doğru şekilde ifade etmesi gerektiğini belirten Erdoğan, “Maria Montessori, ‘Çocuğun doğasını ben keşfettim’ dedi; insanın yaratılıştan getirdiği fıtra dediğimiz özellikleri anlatır. Çocuklar dünyaya saf bir kişilik ve karakterle gelirler. Çocuk öğrenen bir varlıktır, sorgulayarak ve merak ederek öğrenir. Çocuğu soru soramaz hale getirmemek gerekir. Bu nedenle YETEV Okullarında özellikle okul öncesi eğitimde gerçekleştirmeye çalıştığımız dönüşümle çocukların doğasındaki zenginliği ve cevheri korumayı hedefliyoruz.”
“ZİHNİ AÇAN SONUÇLARDAN MEMNUN OLACAĞIZ”
İstanbul İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Ömer Avcı, ‘Çocuklar için Felsefe’nin heyecan verici bir konu olduğunu ve Milli Eğitim Bakanlığı müfredatı bağlamında değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Gençler ve vatandaşlar tarafından kendini keşfetme ve zenginlik ile sağlıklı bir ilişki içine girme sürecidir. Çalışmaların çıktılarından yararlanarak müfredat sistemimize uyarlamak ve devlet okullarımızda öğrencilerimizle buluşturmak istiyoruz. Bu süreç zihin açıcı sonuçlar verecektir.”
ÇİFT; 2016 YILINDAN BERİ YETEV OKULLARINDA UYGULANMAKTADIR
YETEV Program ve Yayın Geliştirme Müdürlüğü tarafından 2015 yılında geliştirilen ‘Çocuklar İçin Felsefe Programı’ (ÇİF), 2016 yılından itibaren Yeni Doğu Okullarında ilkokul ve ortaokul kademelerinde, Palet Okulları ve İrfan Okullarında ortaokul kademesinde uygulanmaktadır. YETEV Okulları Genel Müdürü Hayati Oktay, ‘Çocuklar İçin Felsefe Atölyesi’ programını uzun süredir koordine etmek istediklerini belirtti. 2016-2017 Eğitim-Öğretim yılında ders iki saat olarak planlanmış ve ilkokul 1. sınıfta ve ortaokul 5. sınıfta uygulanmaya başlanmıştır. Bugün YETEV çatısı altındaki Yeni Doğu Okullarında hem ilkokul hem de ortaokul kademelerinde, İrfan ve Palet Okullarında ise ortaokul seviyesinde CIF dersleri yönteme uygun olarak okutulmaktadır.”
“HEDEF KİTLEMİZ ÖĞRETMENLER”
‘Çocuklar İçin Felsefe’ yöntemini ve onların düşünme becerilerini ve bu alandaki yedi yıllık birikimlerini paylaşmak istediklerine işaret eden Oktay, “Bu vizyondan yola çıkarak alanında uzman kişilerle çalıştay hazırlıklarına başladık. İdeoloji ve eğitim alanında uzman kişilerin öne çıktığı atölyemizin bu konuya ilgi duyan bireylere yeni bir bakış açısı kazandıracağına inanıyoruz. Bu yılki çalıştayımızın temasını ideoloji ve eğitim olarak belirledik. Atölyemizin hedef kitlesi eğitimcilerdir. İlkokul öğretmenleri ve tüm branş öğretmenlerinin ‘Çocuklar İçin Felsefe’ yöntemini öğrenip kendi derslerinde rahatlıkla uygulayabileceklerini düşünüyoruz.”
YENİ PERSPEKTİFLER ORTAYA ÇIKACAK
Hayati Oktay, Çocuklar İçin İdeoloji Atölyesi’nin eğitim alanında nasıl farkındalık yaratacağını şöyle anlattı: “Atölyemiz aracılığıyla ‘Çocuklar İçin Felsefe’ tekniği konusunda farkındalık oluşturulacak. 21. yüzyıl becerilerini değerlendirirken; Ayrıca yöntemin faydaları hakkında bilgi edinme sürecinde yer alacağız. İdeoloji ve eğitim alanında çalışan uzmanları dinleyerek yeni bakış açılarının gelişimini hızlandıracağız. Düşünme becerileri alanında çalışan kişilerin CIF yolu hakkındaki görüşlerini öğreneceğiz. CIF ve drama yöntemini bir araya getiren yönleri keşfedeceğiz. CIF kitapları hakkında bilgi alırken bir çocuk kitabı editörünün gözünden ideoloji alanına bakıp Çocuklara İdeoloji Eğitmenliği Eğitimi hakkında bilgi sahibi olacağız.”
“SORU SORAN ÇOCUKLAR KENDİNİN FARKINDA OLACAK VE DÜNYAYI KEŞFEDECEK”
Oktay, Dünya Ekonomik Forumu’nun 2025 yılı işe alımlarında ön plana çıkacak yetkinliklerle ilgili iş analizi yaptığını belirterek, şu bilgileri verdi: “Bu araştırma sonucunda analitik düşünme ve yenilikçi olma ön planda, eleştirel düşünme becerileri ve ikinci yol analizdir.yol aslında gerçek soru sorabilmekten geçer.Doğru soruyu sorduğunuzda doğru cevaplar alabilirsiniz.Böylece hayallerinizi daha kolay gerçekleştirebilirsiniz.İdeoloji bu açıdan değerlidir.Bütün öğretmenlerin ihtiyacı vardır. çocukların hayallerinin gerçekleşmesinde rol almak ve gelecek nesillerin bu doğrultuda önünü açmak için “Tuhaf ve farklı soruları olsa da soru sormalarına izin vermeliyiz. İşte o zaman çocuklara dünyayı keşfetme ve muhtemelen kendilerini gerçekleştirme fırsatı veriyoruz.”
Değişim çağına uyum için ideoloji eğitiminin önemi
Çalıştayın ana konuşmacılarından İbn Haldun Üniversitesi İdeoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Enis Doko, ‘Felsefe ve Eğitim’ konulu konuşmasında değişim çağına dikkat çekerek, “Yaşadığımız çağ, hızlı değişimlerin çağı… Bilgi ve teknolojiler çok hızlı değişiyor. Bu rakamın gelecekte daha da artması bekleniyor. Böyle bir çağda insanların meslek değiştirmesi ve eğitim alanı dışında çalışması kaçınılmaz hale gelmektedir. Bu nedenle eğitim sistemi gençlere saf bilgi vermek yerine çeşitli beceriler kazandırmalıdır. İdeoloji eğitimi, öğrencilerin yeni beceriler edinmelerine yardımcı olmada değerli bir role sahiptir. 21. yüzyılda Müslümanlar için ideolojinin önemi göz ardı edilemez.
“CURITY YAŞATTIRILMALI”
‘Çocuklarla Felsefe’nin bir düşünme eğitimi programı olduğunu söyleyen P4C Türkiye Kurucusu & Çocuklar ve Topluluklar ile İdeoloji Eğitimi Uzmanı Nihan Peker Antepe, “Çocukların merak etme, soru sorma gibi doğal yeteneklerini canlı tutmamız gerekiyor. Bu noktada çocuklar için en büyük kazanım düşünme becerilerinin gelişmesidir. .
“SORUNUN SORUN OLDUĞUNU NE ZAMAN ANLARIZ?”
ÇİF X konuşmacılarından yazar ve eğitmen Eda Albayrak, yaratıcılığın doğuştan gelen bir özellik ve yetenek olduğunun altını çizerek, “Yaratıcılık hepimizin içinde olsa da yıllar geçtikçe yaratıcı düşünmeyi bir noktada bırakıyoruz. Bir sistemdeki her şeyi, her görüşü bir dizine dahil etmeye çalışıyoruz. Alışkanlıklarımız ve önyargılarımızla şekillenen bir dünya inşa ediyoruz. Biz pahalıyız. Bu yüzden fikirlerimizin ve niyetlerimizin bir bedeli oluyor… ‘Buldum’ denilince bir saniye önce mi akla geliyor fikirler? Yoksa onlarca araştırma ve deneyden günler, muhtemelen aylar sonra mı? O fikri eser haline getirmek için harcanan emek, üzerine konuşmak için yazdığımız metinler, çizdiğimiz projeler, tasarlayıp kurguladığımız diğerleri… Beğenip yeniden başladıklarımız da cabası. Sorunun sorun olduğunu ve buna çözüm aradığımızı ne zaman anlarız? Peki sorunu tanıyabilen bir birey olmak ne kadar zaman alıyor? Bu konuyu sorgulamamız gerekiyor.”
ZORLUKLAR VE DEĞERLENDİRME ÖNERİLERİ
CIF uygulamalarında kolaylaştırmanın zorluklarına değinen akademik ve yaratıcı metin yazarı Dr. Mustafa Çakıroğlu, “Çocuklar İçin İdeoloji (CIF) tabirini çoğunlukla bir atölyenin, bazen bir yöntemin, bazen de bir pedagojinin adı olarak kullanıyoruz. Her durumda, CIF’in yöneticisi olan kolaylaştırıcının karşılaştığı birçok yapısal-temel konu ve zorluk vardır. CIF kolaylaştırıcılarının yaşadığı ve yaşayabileceği olası zorluklar ve analiz odaklı önerilerle farklı bir bakış açısı inşa edilebilir.
BİR FELSEFE KEŞFİ İÇİN SORU SORMAK
“Çocuklar merak eder, sorar ve sorgular. Yazar ve P4C eğitim uzmanı Deniz Alter, “Çocuklar şaşırıyor, şaşırıyorlar. Çocuklar, ebeveynlerini ve öğretmenlerini felsefi bir keşfe davet ediyor. Çocuklara yönelik Felsefe eğitim yönteminde resimli çocuk kitaplarıyla çocuklara nasıl eşlik edileceği ve doğru kitabın nasıl seçileceği üzerinde durulmalıdır.
FARKLI DENEYİMLER ÖNE ÇIKIYOR
çocuk kitapları editörü Sezen Şenbabaoğlu; ‘Çocuk Felsefesi alanında çocuk edebiyatının yeri nedir?’ “Çocuk edebiyatının hangi yönleri Çocuklar İçin Felsefe’yi destekler?” ‘Kaliteli çocuk kitaplarını nasıl anlarız ve bu kitaplarda felsefeyi nasıl aramalıyız?’ Drama bilimcisi Nilgün Tuluk, sorularına yanıt ararken her yaşamın ve deneyimin özel olduğunu, doğaçlama bir rolde yapılan keşfin, bireyin kendini daha iyi tanımasına yol açtığını vurguladı. Koşulların olası sonuçlarını gözlemleyerek, etik bağlantılar kurarak, anlık durumlarda inisiyatif geliştirerek Yaşam boyunca deneyimlemenin önemine değindi.
“ÖNCE ÖĞRETMENLER ÜST DÜZEY DÜŞÜNME BECERİLERİNE SAHİP OLMALIDIR”
Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Sosyal Bilgiler Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gül Tuncel şunları söyledi: CIF Eğitmen Eğitimine ihtiyaç var mı?’ ‘Çocuklarla Felsefe’ başlıklı konuşmasında ‘Çocuklarla Felsefe’nin eğitim ve öğretimde yeni bir dönem açan ve öğrencilerin üst düzey düşünme becerilerini harekete geçiren bir yaklaşım olduğuna dikkat çekti. Öğrencilerin üst düzey düşünme becerilerinin harekete geçirilebilmesi için öğretmenin kendisinin üst düzey düşünme becerilerine sahip olması gerektiğini vurgulayan Tuncel, “Hiç şüphe yok ki insan, sahip olduğu bir bilgi, beceri veya değeri öğretemez. bulunmamaktadır. Bu nedenle CIF eğitmenlerinin yetiştirilmesi ayrı bir önem arz ediyor.”
Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı